Kategori arşivi: Sağlık

Doğum yapan kadının kokusuna ayı geldi!

Sibirya’nın kuzeydoğusundaki Yakutiye Cumhuriyeti’nde, kocasıyla birlikte ’tayga’ denilen uçsuz bucaksız ormanlarda ava çıkan hamile bir kadının, geri dönüş yolunda çocuğunu doğurmaya başlayınca, kan kokusuna gelen ayılar ateş açılarak uzaklaştırıldı.

OSI_7632

Mirny kasabasında yaşayan ve 40 haftalık hamile olan 26 yaşındaki Aleksandra Matrosova, kocasıyla birlikte gölde avlanmak üzere açıldı. Ancak dönüş yolunda kadının sancıları tutunca kadın tayganın ortasında kocasının yardımıyla doğurmaya başladı. Çağrılan acil servis ile güvenlik görevlilerinin bindiği aracın, tayganın ortasında batağa saplanıp mahsur kalması üzerine, hastaya ancak geç saatlerde ulaşabildi.

Bu arada koca ve yanındakiler de, kızgınlık döneminde oldukları için saldırganlaşan ayıları kan kokusundan uzak tutmak için sürekli çevreye ateş etmek zorunda kaldı.

Başına saplı makasla hastaneye kaldırıldı!

Ailesi tarafından kafasına makas saplanmış halde Tatvan Devlet Hastanesi’ne getirilen 6 yaşındaki Taner Manay isimli çocuk, Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Cengiz Atış tarafından ameliyata alındı. Yapılan başarılı ameliyatla makas çocuğun başından çıkarıldı.

8682013_620x410

Kemik yapıyı tam kat olarak delip kafatasına saplanan makası çıkartma ameliyatının 1,5 saat sürdüğünü kaydeden Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Cengiz Atış, ameliyat sonrası hastanın genel sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi.

resized_777cd-46f9ed83mansetckopya1

Durumu İyi

Hasta takibinin bir hafta süreceğini belirten Atış, şöyle konuştu:

Çocuk, kafasına dik şekilde saplanmış makasla bize getirildi. Tomografi ve grafiklerde makasın kemik tabakayı tam kat olarak geçtiğini tespit ettik ve ameliyata aldık. Beyinde herhangi bir zedelenme yoktu. Sadece kemik yapıda bir delinme vardı. Gerçekleştirdiğimiz ameliyatla beyne zarar vermeden makası çıkardık. Beyin zarına kadar uzanan yabancı cisimden dolayı oluşabilecek mikrop veya enfeksiyonlara karşı önlem amaçlı olarak hastayı takibe aldık. Genel sağlık durumu iyi, günlük ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.”  diye konuştu.

Dünyanın En Uzunu Rumeysa Sınava (LYS) Yatakta Girdi

Doğuştan ‘Weaver Sendromu’ rahatsızlığı nedeniyle boyu hızla uzayan ve 2 yıl önce 2 metre 13.5 santim boyuyla Guinness Rekorlar Kitabı’na giren Rumeysa Gelgi, emekli laboratuvar teknisyeni annesi Safiye ve biyokimya uzmanı babası Haydar Gelgi’nin yardımıyla evden çıkarak sınav için Karabük Üniversitesi Yüksek Okullar binasına geldi.

w704

Walker (Yürüteç) desteği olmadan ayağa kalkamayan ve yürüyemeyen Gelgi, fiziksel engeli nedeniyle daha önceden ÖSYM’den gerekli izinleri aldıktan sonra diğer adaylardan ayrı bir sınıfta sınava girerek, soruları özel hasta yatağında yanıtladı.

,dqWZBaME306xcgOIzWUzyQ

Gelgi, sınavın yorucu geçtiğini ve elinden geleni yaptığını belirterek; “Fiziki durumum gereği on-line çalışmalarına ihtiyacım var. O yüzden kendimi bilgisayar bilimi dalında geliştirmek istiyorum.” dedi.

Açlıktan ölenlerle; obezler, sayıca eşit!

Uluslararası Gıda Politikası Araştırma Enstitüsü tarafından yayımlanan raporda, 129 ülkede yapılan çalışmaya göre, dünya nüfusunun üçte birinin kötü beslendiği, 129 ülkenin yüzde 44’ünde yetersiz beslenme ve obezitenin “çok ciddi seviyelerde” olduğu bildirildi.

main_1200

Çalışmaya yürüten Corinna Hawkes, raporda, “dünyanın yetersiz beslenme hakkındaki görüşlerin yeniden tanımlandığını” belirtti.

Kötü beslenmenin günümüzde “doğal karşılandığını” ifade eden Hawkes, “Kötü beslenme yüzünden çok zayıf olabilirsiniz ya da yeterince hızla büyüyemezsiniz. Bu durum, aynı zamanda aşırı kiloyla veya yüksek kan şekeriyle sonuçlanabilir.” dedi.

Raporda, geleneksel anlamda açlık çeken çocuklarla ilişkilendirilen kötü beslenme nedeniyle yüz milyonlarca kişinin aşırı kilolu olduğuna, şeker, tuz ve kolesterol oranlarının yükseldiğine dikkat çekildi.

Kötü beslenmenin, 5 yaşından küçük çocuklarda ölüm nedenlerinin başında yer aldığı belirtilen raporda, 5 yaş altındaki yetersiz beslenen çocuklarla aynı yaştaki aşırı kilolu çocukların oranının birbirine yaklaştığı belirtildi.

Bilim adamları, obezite artışının “şaşırtıcı boyutta küresel risk” teşkil ettiğini, bu artışın dünyanın her bölgesinde ve neredeyse her ülkede görüldüğünü vurguladı

At keserken yakalandılar, ‘Biz de yiyoruz, ne var!?’ dediler

Keşan ilçesinde polis ekipleri, bir ahırda at kesildiği ihbarı aldı. Savcılıktan arama izni alan ekipler, ahırın kapısını kırarak içeri girdi.

cd4c86f8d35c0c293c85eea95b23b389

Dört kişiyi, at keserken suçüstü yakaladı. Ancak polis, iki atı kurtaramadı. Çünkü zanlılar, iki atı çoktan kesip parçalamıştı.

Zanlılar, yetkililere at etinde herhangi sakına ya da sorun olmadığını, kendilerinin de afiyetle yediklerini söylediler.

Diş dolgusuna tedavi randevusu 2 yıl 13 gün sonra!

Emekli öğretmenin diş dolgusuna 743 gün sonrasına randevu

Mersin’in Erdemli İlçesi’nde yaşayan emekli öğretmen İsmet Can, kızını ziyaret etmek için İstanbul’a gitti. Can, gezerken dişinin dolgusunun düşmesi sonrasında yakın olduğu için İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız Diş ve Çene bölümüne giderek 27 Nisan 2016’da muayene olduğunu söyledi.

Dişinin dolgusunun yeniden yapılması için randevu istediğini belirten Can’a 10.05.2018 saat 09.30’a randevu verildiğini ileri sürdü. Tarihi görünce şaşırdığını belirten İsmet Can, tarihin doğru olup olmadığını sorduğu görevlinin ‘Doğru’ demesi üzerine şoke olduğunu anlattı.

Kendisine verilen belgede yazılı tarihi hesapladığında 743 gün sonrasının çıktığını belirten Can, başına gelen olayla ilgili şöyle konuştu:

Muayene sırası aldım ve ertesi gün muayene oldum. Muayenenin ardından 2 dişimde sorun olduğunu ve bir tanesinin de dolgusunun düştüğünü, yeniden takılması gerektiği söylendi. Ben de tedavi için randevu istedim. Randevu bölümüne gittiğimde ise bana verilen belgede 10 Mayıs 2018 saat: 09.30 yazılıydı. O an çok şaşırdım. Hesapladım tam 743 gün sonraya geliyor. Bir diş dolgusu için 743 gün beklemek şaka gibi. Ben randevuyu aldım ama Erdemli’ye geldiğimde diş dolgusunu özel bir dişçiye giderek 5 dakikada yaptırdım.

Travma geçiren İtalyan, Fransız oldu

İtalya’da yaşayan J. C., beyin travması sonucunda “kompülsif yabancı dil sendromu” nedeniyle, Fransızca konuşmaya başladı.

Cornex Dergisinde yayımlanan makaleye göre, İtalya’da J.C., beyin travması sonucunda ilkokul yıllarında öğrendiği ancak yıllardır konuşmadığı dil olan Fransızca konuşmaya başladı. Fransızca sürekli konuşan J.C.’nin ses tonunu da parodisel bir Fransız sesine dönüştü ve Fransızlara özgü hareketler yapmaya başladı.

Beyin travması geçirdi, Fransızca konuşmaya başladı

Tıp dünyasında nadir de olsa görülen “kompülsif yabancı dil sendromuna” dünyada şimdiye kadar 60 kişinin yakalandığı belirtiliyor. Durumu inceleyen bilim insanları Nicoletta Beschin, Angela de Bruin ve Sergio Della Sala’nın kaleme aldığı makalede, “JC abartılı bir ses tonu kullanmanın yanı sıra Fransız bir adamın karikatürize edilmiş biçiminde davranış gösteriyor. Akrabaları, hastanedeki arkadaşları gibi onu dinlemeye hazır herkesle Fransızca konuşuyor. Hatta emekliliği için işlem yapacak komisyon önünde bile konuştu” ifadesi yer aldı.

Fransızca okuyor, İtalyanca yazıyor

Makaleye göre J.C., daha önce hiç izlememesine rağmen sendrom nedeniyle Fransız filmleri izlemek istiyor, Fransız yiyecekleri yiyip Fransızca okuyor ancak İtalyanca yazıyor. Ayrıca aşırı mutluluğun gözlemlendiği adam sabahları pencereyi açıp Fransızca olarak “Günaydın” diye bağırıyor ve bir alışveriş yaptığında aynı şeyden çok sayıda alma eğilimi gösteriyor.

Mutant değil ama ayakları aynı elleri

Başta pek çok kullanıcı fotoğraflardaki parmakların bir ayağa ait olduğunu anlayamadı. Çünkü beş santimlik bu parmaklar, bir ayak için fazlasıyla uzun sayılabilecek nitelikteydi.

fft18_mf7828869__1_
Söz konusu kadın, Tayvan’daki Tunghai Üniversitesi’nde okuyor. Genç kadının boyu 1.51 santimetre olmasına rağmen, bu kadar uzun ayak parmaklarının olması vücudunda orantısız bir görünüm meydana getiriyor.

Tahatlıkla ağaca tırmanabilecek

Tayvanlı kadın bloga koydu fotoğrafların altına, “Vücudum maalesef orantılı bir şekilde gelişmedi. Çocukluğumdan beri ne zaman parmak arası terlik giysem, bütün bakışları üzerime çektim. İnsanlar etrafımı sarıp bana hayvan muamelesi yaptı. Bazıları bana 4 elimin olduğunu ve bir hayvan gibi rahatlıkla ağaca tırmanabileceğimi bile söylediler” diye not düşerek, dert yandı. Parmaklarının uzunluğunu ölçen Tayvanlı öğrenci, en uzun ayak parmağı olan ikinci parmağının beş santimetre olduğunu öğrendi.

Screenshot_3

Genç kadın ayak parmaklarını el parmakları gibi de kullanabiliyor. Tayvanlı kadının ifadesine göre, ebeveynlerinin ayak parmakları da normalin üstünde bir ölçüye sahip.

İdrar torbasında 1.5 kg’lık taş varmış

Vietnam’ın güneyinde bulunan Can Tho şehrinde yaşayan 51 yaşındaki bir hasta, karın ağrısı ve düzgün şekilde idrarını yapamama şikayetleriyle doktora başvurdu. Doktora 10 yıldır acı çektiğini anlatan adam, hastaneye gitmekten korktuğu için bu kadar zaman boyunca tedaviye başvurmadığını ifade etti.

İDRAR TORBASINDAN 1.5 KG AĞIRLIĞINDA TAŞ ÇIKARILDI

Yapılan tahliller sonucunda ismi sadece N.V.B. olarak açıklanan adamın idrar torbasında büyük bir kitle olduğu tespit edildi. Ameliyata alınan adamın mesanesinden 15 santim çapında, 1.5 kilogram ağırlığında taş çıkarıldı. Tıpta ‘mesane taşı’ olarak adlandırılan bu rahatsızlık, düzgün bir şekilde idrar yapılamayınca mesanede kalan idrarın içindeki mineraller katılaşarak taşlaşıyor.

KAYITLARA GEÇEN EN BÜYÜK MESANE TAŞLARINDAN BİRİ

Mesane taşları genellikle prostat bezlerinin aşırı büyüdüğü kişilerde, idrarın akışı engellemesi sonucu mesanede kalan artıkların katılaşması sonucu görülüyor. Lakin Vietnamlı hastada görülen mesane taşı şu ana kadar kayda geçenler arasında en büyüklerden biri olarak kabul ediliyor. Üroloji cerrahı Dr. Le Phuoc, yapılan ameliyatın başarılı geçtiğini, Loc N.V.B. kod isimli hastanın iyileşme sürecinde olduğunu belirtti.

Doğuştan altı parmaklı!

Doğuştan elleri ve ayaklarının 6 parmaklı olduğunu kaydeden Ali İhsan Özdemir, “Toplamda 24 parmağım var. Görenler ilk başta şaşırsa da ben bu durumdan rahatsız değilim” dedi. Özdemir, bugüne kadar parmaklarıyla ilgili herhangi bir sağlık sorunu yaşamadığını ifade etti.

“Çürük raporu almayı reddettim”

Özdemir, beş kardeş olduklarını, ailesinde ağabeyinin de el ve ayaklarında altışar parmak bulunduğu bilgisini paylaştı.

Üç çocuk babası olduğunu aktaran Ali İhsan Özdemir, “Fazla parmaklarım ne iş hayatında ne de sosyal yaşantımda sıkıntı çıkardı. Sadece askere gideceğim zaman, istersem çürük raporu alabileceğimi söylediler. Ama ben istemedim ve askerliğimi yaptım, geldim. Bütün parmaklarımı kullanabiliyorum. Sadece en küçük parmağımdaki güç, diğerlerine göre biraz daha az. Ama fonksiyon olarak hepsi işlevini yapıyor” diye konuştu.